“NeoKlasik Teknoloji”
Ana Sayfa | NeoKlasik Teknolojik Manifesto | Bilgisayar | İnternet Terimleri Sözlüğü | Microsoft | Windows | MS-DOS | IBM OS/2 | Apple | Be | Haiku OS | Linux | Günce | S.S.S | Gönderin
Apple
Apple Computer Inc. merkezi Cupertino California’da bulunan; bilgisayar yazılımı ve kişisel bilgisayar tasarlayan, geliştiren ve satan Amerikan çok uluslu şirketidir. Türkiye distribütörlüğünü Bilkom ve INDEX Bilgisayar yürütmektedir.
Tarihçe
Apple Computer Inc., 1 Nisan 1976'da insanların bilgisayarlara bakış açısını değiştirme vizyonuna sahip, Steve Jobs ve Steve Wozniak tarafından kuruldu. Jobs ve Wozniak, bilgisayarları insanların evlerinde veya ofislerinde bulundurabilecekleri kadar küçük yapmak istiyorlardı. Hayalleri, kullanıcı dostu bir bilgisayardı.
Stephen G. Wozniak kendi bilgisayarını yapmayı istiyordu. Bu hayal, 1975'te bir kit olarak gelen ve yakın zamanda icat edilen mikroişlemci çipini kullanan ilk ticari olarak başarılı mikrobilgisayar olan Altair 8800'ün piyasaya çıkmasıyla gerçekleşti. San Francisco Körfezi merkezli bir Altair grubu olan Homebrew Computer Club'daki arkadaşları tarafından cesaretlendirilen Wozniak, hızla kendi mikrobilgisayarı için bir plan yaptı. 1976'da, Wozniak'ın mühendislik stajyeri olduğu Hewlett-Packard Company, tasarımına hiçbir ilgi göstermediğinde, o zamanlar 26 yaşındaki Wozniak, 21 yaşındaki eski lise sınıf arkadaşı Steve Jobs ile birlikte üretim operasyonlarını Jobs ailesinin garajına taşıdı. Jobs ve Wozniak, şirketlerine Apple adını verdi. Jobs, işletme sermayesi için Volkswagen minibüsünü ve Wozniak ise programlanabilir hesap makinesini sattı. Jobs ve Wozniak, Jobs'un garajında MOS 6502 işlemciye sahip Apple I'i ürettiler. Apple I'i monitör, klavye veya kasa olmadan sattıktan bir süre sonra 1977'de bunlarla birlikte satmaya başladılar. Çıkışından kısa bir süre sonra 666,66 dolara (2021'de 3.175 dolara eşdeğer.) satışa çıktı. Wozniak daha sonra 666'nın İncil'deki canavarı temsil ettiğinden habersiz olduğunu ve fiyatı tekrar eden rakamları sevdiği için bulduğunu söyledi. İlk prototiplerini yerel bir bilgisayar mağazasına götüren Jobs, 50 bilgisayar siparişi almayı başardı ve Apple ticaret hayatına başlamış oldu. Gece gündüz bir garajda çalışarak ortaya çıkardıkları 200 adet Apple I bilgisayarı satan ekip, sonraki bilgisayarları üzerinde çalışmaya başladılar ve ortaya, daha başarılı olan Apple II'yi çıkardılar. Apple II, ilk renkli grafikleriyle bilgisayar endüstrisinde devrim yarattı. Bu başarılarını daha üst seviyeye taşımayı ve ofislerde IBM’e rakip olmayı hedefleyen ekip, Apple III’ü geliştirdi. Büyük hedeflerle Apple III’ü piyasaya süren ekip, beklenmeyen bir sorunla karşılaştı. Bir tasarım hatasından dolayı, aşırı ısınma sorunu yaşayan ve hasar gören yüzlerce Apple III geri çağırıldı. Ancak bu talihsizlik bile Apple’ın başarısına engel olamadı ve 12 Aralık 1980'de Apple ("AAPL" kısaltması) 4,6 milyon hisseyi hisse başına 22 dolardan (30 Mart 2019 itibariyle hisse senedi bölünmeleri için düzeltme yapıldığında hisse başına 0,39 dolar.) satarak halka açıldı ve 100 milyon doların üzerinde gelir elde etti. Bu, 1956'daki Ford Motor Company'den bu yana herhangi bir halka arzdan daha fazla değerdeydi. Günün sonunda, hisse başına 29 dolarlık hisse senedi fiyatından ve 1.778 milyar dolarlık piyasa değerinden 300 milyoner yaratıldı. Satışlar 1978'de 7,8 milyon dolardan Apple'ın halka arz edildiği 1980'de 117 milyon dolara sıçradı.
Aralık 1979'da Jobs, bir mühendis grubuna Xerox Corporation'ın Palo Alto (California) Araştırma Merkezi'nde (PARC) yaratılan yenilikleri görmeleri için liderlik etmişti. Xerox, Apple mühendislerine halka arz öncesi 10 dolarlık fiyattan 100,000 hisse karşılığında üç gün boyunca tüm PARC tesislerine giriş izni verdi. Daha önce hiçbir bilgisayarda uygulanmamış olan fare kontrollü grafik arayüzlü bir işletim sistemine sahip olan Xerox Alto'yu gören Jobs, bu teknolojiyi kendi Apple bilgisayarlara uyarlamak istedi ve kızının adını taşıyan Apple Lisa geliştirilmeye başlandı. Jobs, Lisa bölümünde kendi istediklerini yaptıramayıp bir süre iç çatışmalarla boğuştuktan sonra 1982'de projeden atıldı. Lisa 1983'te piyasaya sürüldü ve bir grafiksel arayüzle halka satılan ilk kişisel bilgisayar oldu, ancak yüksek fiyatı ve sınırlı yazılım nedeniyle ticari bir başarısızlığa dönüştü.
Jobs, Lisa ekibinden atıldığı için öfkeliydi ve o sıralarda Apple II gibi metin tabanlı arayüze sahip düşük maliyetli bir bilgisayar olarak düşünülen Macintosh bölümünü devraldı. Şirket içinde Macintosh piyasaya sürülene dek Lisa ve Macintosh grupları arasında sıkı bir rekabet oluşmuştu.
Wozniak, bir uçak kazası geçirdikten sonra Apple bilgisayarlara ilgisinin azalması nedeniyle 1983'te Apple'dan ayrıldı. Bir anda kendini dev bir şirketin başında bulan Steve Jobs ilk hatalı kararlarından birini vererek, şirketin ticari yeterliliğe sahip bir yöneticiye ihtiyacı olduğuna karar verdi. O dönemde PepsiCo’nun başında olan John Sculley’e; “Hayatının sonuna kadar şekerli su mu satmak istersin, yoksa benimle gelerek dünyayı değiştirmek mi?” diyerek, reddedemeyeceği bir teklif götürdü. Bunun üzerinde John Sculley, 1983 yılında Apple’ın başına geçti.
1984 yılında Apple Macintosh piyasaya sürüldü. İlk çıkışı, 22 Ocak 1984'te Super Bowl XVIII'in (Amerikan Futbolu) üçüncü çeyreğinde yayınlanan ve Ridley Scott tarafından yönetilen 1,5 milyon dolarlık bir televizyon reklamı olan "1984"tü. Bu reklam, CNN tarafından bir "şaheser" ve TV Guide tarafından tüm zamanların en büyük TV reklamlarından biri olarak adlandırıldı. Reklam, Macintosh'a karşı büyük ilgi yarattı ve satışlar başlangıçta iyiydi. Ancak incelemeler gelmeye başladıkça ilk üç aydan sonra çarpıcı bir şekilde azalmaya başladı. Jobs, orijinal Macintosh'u 128 kilobayt RAM ile donatma kararını vermişti. Macintosh'un yüksek fiyatı ve az sayıdaki yazılımı nedeniyle sonraki satışlar beklenen kadar olmadı. Eleştirmenler, bilindiği gibi Mac'in yetersiz belleğe ve depolamaya sahip olduğunu ve imleç tuşları ve renkli ekran gibi standart özelliklerden yoksun olduğunu kaydetti. Birçok şüpheci, yetişkinlerin grafiksel kullanıcı arayüzüne dayanan bir makineyi kullanmak isteyeceğinden şüphe duyarak, onu "oyuncak" olarak nitelendirdiler ve hesaplama kaynaklarını boşa harcamakla suçladılar.
Yeni yönetimle işler iyi başlasa da, Sculley zamanla Jobs’un alışılmadık yönetim ve ürün geliştirme biçimine ayak uyduramadı. Bunun üzerine Apple içinde bir güç mücadelesi baş gösterdi. Yönetim kurulu, Sculley'e Jobs'u ve onun deneysel ürünlere yüksek kaynak harcamasını durdurması talimatını verdi. Jobs, Sculley'nin yönlendirmesine boyun eğmek yerine onu Apple'daki liderlik rolünden atmaya çalıştı. O dönemde Apple'da çalışan ve daha sonra Be Inc.'ı kuracak olan Jean-Louis Gassée tarafından bilgilendirilen Sculley, Jobs'un bir yönetim kurulu darbesi düzenlemeye çalıştığını öğrendi. Apple'ın yönetici kadrosu Sculley'nin tarafını tutuyordu ve Jobs'ın tüm operasyonel görevlerini elinden alınması konusunda bir acil durum toplantısı düzenledi. Sculley, 1985 yılında Jobs’un istifasını istedi. Henüz 30 yaşında olan ve kendi kurduğu Apple’dan ayrılmak zorunda bırakılan Jobs, aynı yıl birkaç Apple çalışanını da yanına alarak NeXT isimli şirketi kurdu. 1986 yılındaysa, George Lucas ile birlikte oluşturdukları 10 milyon dolarlık sermayeyle, Pixar Animasyon Stüdyolarını kurdu.
Jobs Sonrası
80'lerin geri kalanında Apple hala iyi durumdaydı. Sculley, Macintosh'un RAM'ini dört katına çıkararak satmaya başladı ve ilk makul fiyatlı PostScript lazer yazıcı olan LaserWriter'ı tanıtarak Macintosh'u geliştirmek için çalıştı. PostScript dilinden yararlanan erken bir masaüstü yayıncılık uygulaması olan PageMaker, Aldus Corporation tarafından Temmuz 1985'te piyasaya sürüldü. Masaüstü yayıncılık pazarının yaratılmasından Macintosh, LaserWriter ve PageMaker'ın birleşimi önemli rol oynamıştır. 1990'da şirket o güne kadarki en yüksek kârını elde etti. Ancak bu, çoğunlukla Jobs'un ayrılmadan önce uygulamaya koyduğu planlardan, özellikle de Adobe Portable Document Format'ın (PDF) yaratıcısı olan Adobe ile yaptığı anlaşmadan kaynaklanıyordu. Masaüstü yayıncılığa odaklanma politikası Macintosh'la aynı işlevsellikte ve daha ucuz fiyatlara sahip PC'lerde masaüstü yayıncılık programları çıktıkça Apple'ı zarar ettirmeye başladı. Şirket, masaüstü yayıncılık pazarındaki hakim konumunu kaybetti ve artık yüksek fiyatlı ürünlerini karşılayamayan orijinal tüketici müşteri tabanının çoğunu markadan uzaklaştırdı. 1989 Noel sezonu Apple hisse senedi fiyatında %20'lik bir düşüşe yol açtı. Artık Apple sancılı günlere girmişti.
Birkaç yıl içinde, Apple'ın pazar payı 1990'daki zirveden sonra yavaş yavaş düştü ve 1996'da uzmanlar şirketin sonunun geldiğine inanıyordu. 90’larda Microsoft, Apple için önemli bir rakip olmaya başlamıştı. Microsoft’un pazarlama yeteneği, Apple’ın pazarlama konusunda oldukça yara almasına sebep oldu. Windows 3.0 ile büyük başarıya ulaşan Microsoft’un karşısında Apple, farklı pazarlara yönelik farklı ancak donanım olarak çok da farkı bulunmayan modeller sundu. Apple’ın bu dönemde ürün yönetimindeki başarısızlığı ve PowerPC tabanlı işlemcilerdeki ısrarı, Windows işletim sistemli PC’ler karşısında önemli bir dezavantaj oluşturdu. Kurumsal müşterilerini de Microsoft’a kaptıran Apple için 90’lı yıllar oldukça sancılı oldu. Bu talihsiz başlangıcı PowerBook ile bir nebze olsun aşmayı başaran Apple, taşınabilir bilgisayarlarda kazandığı başarıyı daha ileri taşıma hedefiyle 1993 yılında, MessagePad isimli tablet bilgisayarını tüketicilere sundu. Bu sırada Apple’ın başında bulunan Sculley’nin yerine, Avrupa bölge müdürü Michael Spindler atandı.
Spindler Dönemi
Spindler, göreve gelmesiyle birlikte Apple çalışanlarının %15’inin işine son verdi ve Mac OS işletim sistemini Windows gibi yaymak amacıyla, Radius, Motorola ve Power Computing gibi şirketlere lisansladı. Bu şirketler Macintosh klonu bilgisayarlar sattılar ancak PC ve Windows'u hiçbir zaman geçemediler. Spindler'ın politikalarının bir sonucu olarak, ucuz Macintosh'lar tıpkı daha ucuz PC muadilleri gibi algılanıyor, orijinal Macintosh'lar gibi rahat kullanılamıyor ve Apple'ın marka değerini düşürüyordu. Spindler, yönetim kuruluna Apple'ın yaklaşık 150 milyon dolar kar elde edeceğini kesin olarak söylüyordu, ancak piyasayı ucuz Mac'lerle doldurma stratejisi nedeniyle Apple, 69 milyon doların üzerinde şaşırtıcı bir zarar yaşayacaktı. Bir süre sonra Spindler, yönetim kurulu toplantısında şirketin satılmasının herkes için en doğrusu olacağını söyledi. Şimdi Apple yeni bir alıcı arıyordu. Wall Street Journal'dan Jim Carlton, Gateway 2000 ve Sun Microsystems'ın düşünüldüğünü, ancak herhangi bir karar verilmediğini bildiriyordu. Apple’ı bir yükseliş dönemine sokmaya çalışan Spindler’ın, Sun Microsystems ile birleşme çabalarının sonuçsuz kalması ardından, 1996 yılında görevine son verildi. Yerine, National Semiconductor'ın başarılı genel müdürü ve Apple yönetim kurulu üyesi olan Gilbert Frank Amelio (kısaca Gil Amelio) getirildi.
Amelio Dönemi
Amelio'nun personeline verdiği ilk emir, Apple için piyasayı ucuz, satılamayan Mac'lerle doldurmayı içermeyen yeni bir strateji hakkında ayrıntılı bir teknik inceleme oluşturmaktı. Üst düzey Apple yöneticileriyle yapılan ilk toplantılar Amelio'yu şok etti. Onlara toplantıyı haftalar öncesinden bildirmişti, ama onlar kendi bölümleri hakkında sunum hazırlamamışlardı. Söyledikleri çok az şey olumluydu ve her çeyrekte milyonlarca dolar kaybeden bir şirkete uyumlu değildi. Tüm çabalara rağmen, Apple kan kaybetmeye devam ediyordu. Amelio'nun danışmanı Apple'ın Nisan (1995) ayına kadar iflas edebileceğini tahmin ediyordu. Finans firması Goldman Sachs'ta danışman olan Lew Coleman, Amelio'ya; Apple'ın doğu yakasında piyasalar kapandıktan kısa bir süre sonra bir konferans görüşmesi yoluyla tahvilleri bir günden daha kısa sürede satmasını önerdi. Böyle bir satışın benzeri görülmemişti; Amerika'da hiçbir şirket bunu yapmamıştı ama Coleman kendinden emindi. Amelio, bu öneriyi muhalefetle karşılaştığı yönetim kuruluna götürdü. Kurul, planı Mart ayı sonuna kadar haftalarca erteledi. Şans eseri satışlar artmıştı, bu nedenle 3 Haziran 1995'te koonferans yapıldığında şirket zar zor da olsa hâlâ borçlarını ödeyebiliyordu. Konferans görüşmesi saat 16:00'da başladı. Amelio saatlerce Apple'ın gelecek stratejisi hakkında bir sunum yaptı ve Fred Anderson, Apple'ın finansal durumu ve hedeflerinden bahsetti. Uykusuz bir gecenin ardından, Goldman Sachs çalışanları sabah 10:00'da anlaşmayı kapattılar. Apple, en az 1997'ye kadar mali ödeme gücünü garanti ederek 661 milyon dolarlık tahvil satmıştı. Kısa vadeli finansal geleceği güvence altına alınmış olsa bile, Apple birçok kusurlu ürünü piyasaya sürüyordu. Yalnızca kalite sorunları değil, aynı zamanda büyük tasarım kusurları da vardı. En iyi bilinen iki örnek Performa 6400 ve PowerBook 5300'dür. 6400'ün bir ailenin merkezi olması gerekiyordu. Bilgisayar güçlüydü, büyük bir yazılım paketine ve hatta yerleşik bir subwoofer'a sahipti. Bunun da ötesinde, Apple'ın bu konfigürasyondaki ilk tüketici masaüstü bilgisayarı bir mini tower kasa olarak üretilmişti. Ancak Performa 6400'ün büyük bir dezavantajı vardı. Kullanıcılar aynı anda harici bir modem ve yazıcı kullanamazlardı çünkü yalnızca bir seri bağlantı noktası vardı. Böyle bir gözden kaçırma Amelio'nun kafasını karıştırıyordu ama makinenin teknik özelliklerini oluşturan mühendislerin veya pazarlamacıların aklına bile gelmemişti. PowerBook 5300, daha talihsizdi. Amelio'nun yeni CEO olduğu sırada Apple, PowerBook 5300 lansmanı için büyük bir pazarlama kampanyası hazırlıyordu. Pazarlama başkanı Satjiv Cahill (daha sonra Palm'ın pazarlama bölümünün yöneticisi olacaktı), Tom Cruise'un oynadığı meşhur Mission Impossible filmi etrafında bir kampanya tasarlamıştı. Filmde, kahramanların tümü PowerBook 5300'leri kullanırken, kötü adamlar IBM ThinkPad'leri kullanıyordu. Amelio kampanyadan çok memnundu ve 5300'ün Apple'ın hızlı, pahalı, kaliteli bilgisayarlar konusundaki itibarını pekiştireceğini umuyordu. Ancak piyasaya sürülme tarihinden günler önce Singapur fabrikasında notebook'lar patlamaya başladı. Amelio bunun sadece Singapur'daki fabrikanın sorunu olduğunu düşünüp fabrikayı kapattı ama aynı şey Apple'ın tüm PowerBook fabrikalarında olmaya başladı. Üretim durduruldu ve gönderilen 1.000 PowerBook 5300 geri çağrıldı. Sony'nin hatalı bir lityum-iyon pili Apple'ın tüm imajını lekelemişti. Birkaç hafta sonra yenilenmiş bir PowerBook'lar farklı bir pillerle piyasa sürüldü. Ancak her partiden birkaç dizüstü bilgisayar arızalandı ve bu nedenle verim düşmüştü. Bu da pahalı pazarlama kampanyasını neredeyse değersiz hale getirmişti. Cesareti kırılan Amelio, Apple'da geliştirilmekte olan her ürünü gözden geçirmeye başladı. Bu süreçte birkaç değerli ürün çıksa da çoğu gereksizdi ve piyasaya sürülme ümidi çok azdı. En göze çarpan örnek, PowerBook Mercury idi. Ayrılabilir bir ekrana sahip olarak tasarlanan dizüstü bilgisayarın, işlemci, pil ve çoğu aksamı ekranın arkasında bulunduğu için alt üniteye takılıyken ekran ağırlıktan kendi kendine geriye doğru gidiyordu. Amelio projeyi hemen iptal etti.
Ciddi mimari sorunları olup çağın gerisinde kalmaya başlayan Mac OS’un yerine geçecek olan, yeni nesil işletim sistemi geliştirme çabaları da umutsuz görünüyordu. CEO Amelio, ürün geliştirme bütçelerini ciddi oranda kısmıştı. Copland'ın başlangıçta Windows 95'e misilleme olarak 1995 yılı içerisinde piyasaya sürülmesi planlanıyordu ancak işletim sistemi o yıl tamamlanamamıştı. Yeni nesil işletim sistemi çalışmaları beklendiği gibi gitmeyince şirket bu işletim sistemindeki bazı özellikleri Mac OS 8'e ekleyip piyasaya sürmüştü. Amelio, 500 çalışanla bile Copland projesinin asla tamamlanamayacağına ikna olmuştu ve bu nedenle yeni bir işletim sistemi aramaya başladı. Amelio'nun uzun vadeli işletim sistemi sorununu çözmeye yönelik fikri, şirket dışından yerleşik iş istasyonu sınıfı işletim sistemlerini lisanslamayı içeriyordu. Düşündüğü ilk seçenek Windows NT idi. Böyle düşünmesinin sebebi Microsoft'un PowerPC iş istasyonlarında çalışan Windows NT sürümünü üretmiş olmasıydı, bu nedenle Apple mühendislerinin işletim sistemi için yalnızca Mac OS benzeri bir arabirim oluşturması yeterliydi. Apple'ın Windows kullanması, Apple'ın Microsoft ile olan ilişkisini güçlendirmekle kalmayacak, aynı zamanda birçok iş kullanıcısının gözünde Macintosh'u güvenilir kılacaktı. Amelio, Bill Gates'i aradı ve o da bu fikre hemen aşık oldu. Yüzlerce Microsoft geliştiricisini projeye dahil edeceğine ve hatta QuickDraw ve QuickTime gibi birçok Mac OS özelliğini Windows NT'ye taşıyacağına söz vermişti. Ama iki büyük sorun vardı. İlki halkla ilişkilerdi; Apple topluluğu şiddetle Microsoft karşıtıydı, Apple'dakiler de öyle. İkinci olarak, bilgileri bellekte depolama yöntemi nedeniyle Windows NT'nin Apple donanımı üzerinde çalışmasını sağlamak için büyük bir yeniden yazma işlemi gerekiyordu. Amelio'nun düşündüğü diğer işletim sistemi Sun Solaris'di. Solaris, ortaklaşa AT&T Unix ve BSD'ye dayanıyordu. Çoklu görevi destekliyordu ve korumalı hafızası vardı. Dezavantajı grafik arayüzüydü. QuickDraw'ı çalıştırmak için tamamen yeniden yazma gerekiyordu ve Sun, projeye Microsoft'un ayırabileceği kaynakların aynısını ayıramayacak kadar küçüktü. Solaris için mevcut arayüz, tamamen Mac OS benzeri değildi. Common Desktop Environment (CDE), X11 ve Motif tabanlıydı. Amelio, Solaris'in de işe yaramaz olduğuna ikna olmuştu. Kaderin bir cilvesi olarak eski Macintosh Geliştirme Başkanı ve Be Inc.'in kurucusu Jean-Louis Gassée, Apple'ın işletim sistemi arayışını duyunca Apple CEO'su Gil Amelio'yla iletişime geçti. Çeşitli sunumlardan sonra Amelio, BeOS'tan çok etkilenmişti ve iki şirketin ekipleri arasında görüşme trafiği devam ettikçe bu durum basına da yansımıştı. Artık Apple'ın Be'yi alacağına kesin gözüyle bakılıyordu. Apple ilk başta 120 milyon dolar vermeyi teklif etti ve daha sonra teklifi 200 milyon dolara yükseltti. Bununla birlikte, Be’nin toplam değerinin yaklaşık 80 milyon dolar olduğu tahminlerine rağmen, Be Inc. CEO’su Gassée, 500 milyon dolara yakın bir fiyat, (275 ila 300 milyon dolar olduğu da söylenir.) Apple'da üst düzey bir görev ve yönetim kurulu üyeliği gibi aşırıya kaçan istekler istediğinde vazgeçildi. (Gassée bu iddiayı reddetmiştir.) Daha sonra Apple, diğer seçenek olan NeXTSTEP'e yöneldi. Apple'ın kurucularından Steve Jobs'ın yaptığı gösterişli NeXSTEP sunumunun yanında Gassée'nin sunumu pek de bir sunum sayılamazdı. Gassée, anlaşmanın kesin olduğunu düşündüğüden, Amelio ve ekibine yeni bir şey anlatmayıp mühendislerinin zaten konuştuğunu belirtti. Bunun sonucunda Amelio'nun öfkelendiği ve yönünü tamamen Jobs'ın NeXT'ine çevirdiği rivayet edilmektedir. Daha sonra Apple yönetim kurulu, Jobs'ın da ikna edici etkisiyle NeXTSTEP’in daha iyi bir seçim olduğuna karar verdi ve 20 Aralık 1996'da 400 milyon dolara (Bazı kaynaklarda 429 milyon dolar olarak da geçer.) NeXT’i satın aldı. Aynı yılın sonundaysa, Steve Jobs, tekrar Apple yönetim kurulunda yerini alacaktı. Amelio'nun görev süresi boyunca Apple'ın hisseleri düşmeye devam etti ve 1997'nin ikinci çeyreğinde 12 yılın en düşük seviyesine ulaştı. Apple, 708 milyon dolar daha kaybetmişti. Bir süre sonra Jobs, müdürleri bir yönetim kurulu darbesiyle Amelio'yu devirmeye ikna etti. Amelio, Apple'daki görevinin 499. gününde bazı kötü haberler aldı. Yönetim kurulu üyesi Ed Woolard, haberi vermek için 4 Temmuz'da Amelio'yu arayıp işine son verildiğini söyledi. Apple'daki son günü olan 500. günü, eşyalarını toplamak ve yöneticilerine veda etmekle geçti. Steve Jobs 16 Eylül'de geçici CEO oldu. Daha sonra Jobs Amelio'nun şunları söylediğini aktardı: "Apple, dibi delik olan, su sızdıran bir gemi gibidir ve benim işim gemiyi doğru yöne çevirmek." Amelio'nun sözleşmesinin, 1996'da 2.3 milyon dolarlık performans ikramiyesinin ardından ona yaklaşık 3.5 milyon dolar kıdem tazminatı sağladığı bildirildi.
Jobs'un Geri Dönüşü
Apple içinde tam bir yeniden yapılanma başlatan Jobs, ilk çevrimiçi Apple Store’un açılmasını sağladı. Apple’ın ilk ürün atağı ise 1998 yılında piyasaya sürülen, modern görünümlü bir “hepsi bir arada bilgisayar” olan iMac ile gerçekleşti. iMac, bir yıl içinde tam 1 milyon adet satıldı ve müşterilerin yüzde 43’ü için ilk Apple bilgisayarları iMac olmuştu. 1999 yılında bu başarıyı iBook ile perçinleyen Apple için Steve Jobs ile birlikte, adeta bir altın çağ başlamıştı. 2000 yılında Macworld Expo'da konuşan Steve Jobs, geçici CEO unvanını kaldırdığını ve artık "iCEO" unvanını kullanağını açıkladı. Estetiği ön planda tutan bu bilgisayarların yanında, estetik anlayışını işletim sistemine de taşıyacak olan Mac OS X’in çalışmaları tüm hızla sürüyordu ve Mart 2001’de modern Mac OS'ların ilki olan Mac OS X 10.0 Cheetah kullanıma sunuldu. Apple, müzik çalar piyasasına 2001 yılının son çeyreğinde iPod ile girdi. iPod ile birlikte gelen iTunes yazılımı, kullanıcının müzik parçalarını bilgisayar ve iPod arasında eşitlemesine yardımcı oluyordu. Çevrimiçi müzik mağazası olan iTunes Store ise Nisan 2003’de hizmete girdi. iTunes Store ile birlikte, dünyanın en büyük müzik marketinin sahibi haline gelen Apple, kısa sürede 10 milyon şarkı satmıştı. Apple için oldukça kârlı bir yatırım olan iTunes Store, aynı zamanda iPod’un en popüler müzik çalar olmasını sağladı. Jobs’un işi devralmasıyla birlikte estetiği ön planda tutan yazılım ve donanım ürünlerinin yanı sıra, internet yatırımları yapan Apple, tüm bu girişimlerinin karşılığını fazlasıyla alarak tarihinin en başarılı dönemine girdi. iPod ile sadece bir bilgisayar şirketi değil, tüketici elektroniği şirketi olma yolunda ilk adımını atan Apple, 2007 yılında bu yoldaki asıl adımını attı. Apple’ın telefon geliştirdiği söylentileriyle başlayan bu girişim, 2007 yılında iPhone’un piyasaya sürülmesiyle sonuçlandı. iPhone’un başarısı, iPod’u aşmakla kalmadı, akıllı telefon anlayışını da sonsuza dek değiştirdi. iPhone’un Apple açısından bir diğer başarısı da App Store oldu ve daha açıldığı hafta içersinde 10 milyon iPhone uygulaması App Store üzerinden indirildi. Tüketici elektroniği yatırımlarında iPhone ile yetinmeyen Apple, 2010 yılında iPad ile yeni bir tüketici elektroniği devrimi yaratmayı başardı. iPad ile tablet piyasasını şekillendiren Apple, tabletlerin büyük bir pazar haline gelmesini sağladı ve bu pazarın lideri oldu.
Steve Jobs sağlık sorunları nedeniyle 24 Ağustos 2011’de şirketin yönetim kurulu başkanlığından ayrıldığını açıkladı ve görevi Tim Cook’a bıraktı. Ancak 5 Ekim 2011 tarihinde ailesi tarafından yayınlanan bir bildiride “Steve Jobs aile üyelerinin başucunda ve sükunet içinde vefat etti.” açıklaması yapıldı. Tim Cook haberi büyük bir üzüntüyle öğrendiklerini söyledi. Cook, "Apple, vizyon sahibi bir kişiyi ve bir yaratıcı dehayı; dünya inanılmaz bir insanı kaybetti." açıklamasının ardından kimi çevreler bu ölümün ardından şirketin kurucuları arasında yer alan Steve Wozniak’ın daha fazla sorumluluk alması gerektiğini savundu ancak bu olay Wozniak’ın çok net olumsuz yanıtı ile uygulamaya geçilmeden rafa kaldırılmış oldu.
Günümüz
Jobs'un hayatını kaybetmesinden sonra
şirket yeni bir yönetim kurulu oluşturmuş ve Tim Cook’un yönetiminde
faaliyetlerine devam etmiştir. Jobs'tan sonra Apple tarafından yapılan ilk
büyük ürün duyurusu, 19 Ocak 2012'de Apple'dan Phil Schiller'in New York
City'de iBook's Textbooks for iOS ve iBook Author for Mac OS X'i
tanıtmasıyla gerçekleşti. Apple, 2011'den 2012'ye kadar iPhone 4S, iPhone 5,
Retina ekrana sahip üçüncü ve dördüncü nesil iPad'ler, iPad Mini, Siri,
Retina ekranlı üçüncü nesil 13 inç MacBook Pro'nun yanı sıra yeni iMac ve
Mac Mini bilgisayarları piyasaya sürdü. 21 Eylül 2012'de piyasaya sürülen
iPhone 5, iki milyondan fazla ön siparişle Apple'ın en büyük iPhone lansmanı
oldu. Mayıs 2014'te şirket, kulaklık ve hoparlör ürünleri serisi üreticisi
ve müzik akış hizmeti olan Beats'i satın aldı. 9 Eylül 2014'teki bir basın
etkinliğinde Apple, akıllı saati Apple Watch'u tanıttı. Ocak 2016'da dünya
çapında bir milyar Apple cihazının aktif kullanımda olduğu açıklandı.
Haziran 2017'de Apple, Sonos, Google Home ve Amazon Echo'ya karşı rekabet
etmeyi amaçlayan akıllı hoparlörü HomePod'u duyurdu. Apple, 24 Eylül
2018'de, bilgisayar, telefon gibi cihazların mikrofonuyla çalınan kısa bir
örneğe dayanarak müzik, film, reklam ve televizyon şovlarını tanımlayabilen
bir uygulama olan Shazam'ı 400 milyon dolara satın aldı. Eylül 2017'deki
Apple Özel Etkinliği sırasında iPhone X, 8 ve Watch Series 3 ile birlikte
AirPower kablosuz şarj cihazı duyuruldu. AirPower, aynı anda birden fazla
cihazı kablosuz olarak şarj etmeyi amaçlıyordu. Başlangıçta 2018'in
başlarında piyasaya sürülmesi planlansa da AirPower, Mart 2019'da iptal
edildi ve bu, Cook'un liderliğindeki bir cihazın ilk iptali oldu. 19 Ağustos
2020'de Apple'ın hisse fiyatı kısa bir süre için 467,77 doları aştı ve
Apple'ı 2 trilyon dolarlık piyasa değeri olan ilk ABD şirketi yaptı. 22
Haziran 2020'deki yıllık WWDC açılış konuşmasında Apple, Intel işlemcilerden
uzaklaşacağını ve Mac'in şirket içinde geliştirilen işlemcilere geçeceğini
duyurdu. 10 Kasım 2020'de MacBook Air, MacBook Pro ve Mac Mini, Apple
tasarımı bir işlemci olan Apple M1 tarafından desteklenen ilk Mac cihazları
oldu.
Neklatek Bağlantıları
E - Posta
Telif Hakkı © 2014 - 2024 – Neklatek™ | Tüm Hakları Saklıdır.